Haberler

Dr. Akkan Suver, Zhejiang Üniversitesinin seminerinde konuştu

13 Ekim 2023 Perşembe - Okunma: 535
Dr. Akkan Suver, Zhejiang Üniversitesinin seminerinde k

Çin Halk Cumhuriyeti'nde bulunan Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver, Şangay Zhejiang Üniversitesi'nde düzenlenen Seminer'de Kuşak ve Yol  ile Türkiye ilişkileri üzerine bir konferans verdi.

 

Dr. Akkan Suver'in konuşmasını aşağıda bulacaksınız. 
 
 
Zhejiang Üniversitesi’nin Semineri’ne Teşrif Eden Değerli Katılımcılar!
 
Kuşak ve Yol İnisiyatif’inin 10. Yılını idrak ettiğimiz bugünlerde İstanbul’dan, Marmara Grubu Vakfı adına yüksek heyetinizi saygıyla selamlıyorum!
 
3. Kuşak ve Yol İnisiyatif’inin Forumu dolayısıyla ülkenizde bulunmaktayım. Antik İpek Yolu'nun kalbinde yapılacak olan bu forum, aslında bölgenin refah ve barışı için yeni bir umut kaynağı, yeni bir başlangıç olacaktır. 
Ben bunu böyle değerlendiriyorum.
 
50 yılı geride bırakan Türkiye-Çin ilişkileri, ekonomiden ticarete, turizmden kültüre son yıllarda gözle görülür bir şekilde gelişti. İki ülkenin dışa açılım politikasıyla ilişkiler 1980'lerden itibaren ekonomik ve siyasi alanda ivme kazanırken 2010'da ikili ilişkiler "stratejik iş birliği" düzeyine çıkarıldı ve diplomatik temaslar son 15 yılda yoğunlaştı.
 
Yüksek malumlarınız olduğu üzere, Türkiye ile Çin’in ortak yolculuğu, 10 yıl önce hayata geçirilen ve tarihi İpek Yolu'nun yeniden canlandırılmasını amaçlayan Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile bir üst seviyeye çıktı. Şimdi iki ülke, geleceği birlikte inşa etmek için yeni iş birliklerine odaklanıyor.
 
Kuşak ve Yol İnisiyatifi’ni bizler bir barış projesi olarak değerlendirmekteyiz. Zira günümüzde yaşanan Rusya-Ukrayna Savaşı, Kosova-Sırbistan gerginliği, İsrail-Filistin ihtilafı ve bitmeyen Suriye, Lübnan, Irak istikrarsızlığı bu İnisiyatife olan ihtiyacımızı bugünlerde daha çok ortaya koymaktadır.
 
Tekrar söylüyorum, Kuşak ve Yol İnisiyatifi; bir ticaret, bir iş birliği, bir kültür alışverişi olduğu kadar bir barış hareketidir. Zira, geride bıraktığımız yıllarda tarih sahnesinden indirilerek hayata geçirilen Kuşak ve Yol İnisiyatifi yalnız Çin Halk Cumhuriyeti’nin değil, insanlığın geleceği için bir barış ve refah projesidir.
 
Ve iddia ediyorum ki, gelecekte bu inisiyatif Nobel Barış Ödülü alacak seviyede bir kalkınma, bir istikrar ve bir barış projesi olarak değerlendirilecektir.
 
Gene Kuşak ve Yol İnisiyatifi insanların yan yan gelip birbirlerini tanımaları, dilleri ve dinleri aracılığıyla iletişim kurmaları ve ürünlerini ihraç ve ithal etmeleri için bir fırsat da beraberinde taşımaktadır.
 
Kuşak ve Yol İnisiyatifi, tarihsel ve kültürel bir değer olarak Asya'yı Avrupa ve Afrika'ya bağlayan bir ticaret rotası ve hattı olmanın ötesinde, bölgede yaşayan kültür, din ve ırkların izlerini taşıyan olağanüstü bir tarihi ve kültürel zenginliğin de kapısıdır.
 
Ülkem Türkiye ise sadece Asya'yla Avrupa'yı birleştiren değil, aynı zamanda Afrika'yı, Orta Doğu'yu, Asya'yı, Karadeniz'i, Balkanlar'ı, Akdeniz'i birbirine yaklaştıran bir konumdadır.
 
Öte yandan Türkiye, kültür bakımından da oldukça dikkat çekici bir turizm noktasıdır. Dünya ekonomisinin lokomotifi olarak Çin ile Türkiye’nin iş birliği gezegenimiz için önemli bir fırsattır.
 
Bildiğiniz üzere 1 trilyon dolarlık yatırımı ve 3 milyardan fazla nüfusu bünyesinde taşıyan Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile 152 ülke ilgilenmektedir. Kara yolları, demir yolları, limanlar, havaalanları, enerji üretim santralleri ve telekomünikasyon ağları ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi büyük ölçekli altyapı yatırımlarının da sahibidir.
 
Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile başlayan tüm bu ilişkiler birbirimizi daha iyi tanımak, anlamak ve her konuda iş birliğimizi daha üst seviyeye çıkarmak için insanlığa önemli bir motivasyon sağlamaktadır.
 
Sözlerimi toparlarken önemle belirtmek isterim ki; bir uygarlık düşüncesi olan Kuşak ve Yol İnisiyatifi insanlık için bir fırsattır.
 
Bize düşen bu fırsatı hayata geçirmektir.
 
Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.