Darbe girişimi üzerine Marmara Grubu Vakfı bir açıklama yaparak; Darbeye kalkışanları kınadı, suçladı. “Demokrasiye,laik,sosyal,hukuk devleti ilkelerine girişilen hiç bir müdahaleyi kabul edemeyiz."

Demokrasiyi ortadan kaldırmaya kalkışanlar karşılarında Büyük Türk Milletini bulacaklardır.

Dr. Akkan Suver: Türkiye’nin demokrasiye olan bağlılığı ülke çapında açıkça ispatlanmıştır.

Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver 15 Temmuz 2016 gecesi demokrasiye karşı, milli iradeye karşı ve insan hürriyeti ile yatırım özgürlüğüne karşı girişilen darbe sonrası kamuoyuna bir açıklama yaptı. “Demokrasiye karşı, milli iradeye karşı, insan hürriyetine karşı, yatırım özgürlüğüne karşı kalkışılan Fethullahcı darbe girişimi; toplumun farklı kesimlerinin değişik değerlendirmelerine rağmen uzlaşı ve demokrasi içinde bir çözüme ulaştı.

Türk milleti elbirliğiyle demokrasiye karşı girişilen bu müdahaleyi durdurdu.

Marmara Grubu Vakfı olarak inanıyoruz ki, demokrasiye müdahaleler ancak demokratik standartları yükselterek ve hukukun üstünlüğünü güçlendirerek önlenebilir. Dolayısıyla demokrasiye karşı bu darbe girişiminin durdurulmasını milletimizin geleceği için yeni bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Bir daha çağ dışı böyle olayları yaşamamak için yapısal ve kurumsal reformların yapılmasını ve bu süreci hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde demokrasiyi güçlendirerek geçirmemiz gerektiğine de inanıyoruz.

Milletimizin el birliğiyle darbeye karşı çıkması sonrasında bizlere düşen güçlü demokrasi ve güçlü ekonomi hedefinde birleşip, ülkemizin uzun vadede yatırım yapılabilir, riski düşük ve yönetilebilir bir ülke olduğunu dünyaya anlatmaktır.

Bugün Türkiye dünyanın en büyük 18. ekonomisidir. Ve küresel piyasalara tam entegredir.

Her gün küresel talebin yüzde üçüne tekabül eden üç milyon varil ham petrolün İstanbul Boğazı'ndan geçmesi dahi, ülkemizin sahip olduğu ekonomik değerlerin varlığı açısından önemli bir göstergedir.

Avrupa’nın ötesinde Türkiye ekonomik, siyasal ve kurumsal olarak transatlantik topluluğunun vazgeçilmez bir üyesidir.

Türkiye,  demokrasiye olan bağlılığını ülke çapında alenen ispatlamıştır. Bizler sivil toplum kimliğimizle Türkiye'nin demokrasisinin dayanıklılığına ve hukukun üstünlüğüne olan bağlılığını özenle sürdüreceğine eminiz.

Sivil toplum kimliğimizle Marmara Grubu Vakfı olarak bu evrensel ilkelerin ve hedeflerin samimi bir destekçisi olmaya da devam edeceğiz.”