Haberler

Marmara Grubu Vakfı Çin’de Barış Konferansı’na katıldı (CPAPD)

21 Eylül 2016 Çarşamba - Okunma: 3140
Marmara Grubu Vakfı Çin’de Barış Konferansı’na katıldı

Marmara Grubu Vakfı Dr. Akkan Suver, Şamil Ayrım, Ercüment Güvercin ve Kenan Acıkök’ten oluşan bir heyetle Çin Halk Cumhuriyeti’nin Yinchuan Şehrinde tertiplenen 4. Barış Toplantısı’na katıldı.

Toplantının Açılışı’nda Dr. Akkan Suver Barışın Temelini Oluşturmak oturumunu yönetti.

 

Yönetim öncesi Dr. Akkan Suver’in yaptığı konuşma metni aşağıdadır. 

Sözlerime başlamadan önce, yüksek heyetinizi şahsım ve burada bulunan Marmara Grubu Vakfı'nı temsil eden arkadaşlarımla birlikte saygıyla selamlıyorum.

Gene bizleri günümüzün en önemli konusu olan barış düşüncesinde yan yana getiren ev sahibimiz CPAPD'a (Chinese People's Association For Peace And Disarmament) teşekkürlerimizi sunuyorum.

Değerli Katılımcılar,

Esas konumuza girmeden önce yüksek heyetinize bildirmek isterim ki, 15 Temmuz 2016 günü ülkemde, demokrasiye ve seçimle işbaşına gelmiş bir cumhuriyet hükümetine karşı terörist bir darbe yapılmak istendi. Sahte bir din adamının öncülük ettiği bu terörist kalkışmayı milletimiz, ordumuz, polisimiz elbirliğiyle önledi.

Bugün ülkem, istikrar içinde, demokratik normlar dahilinde yaşamını sürdürmektedir.

Sayın Başkan, Hanımefendiler, Beyefendiler,

Bugün barışı tehdit eden en önemli unsur, uluslar veya kıtalar arası savaştan çok, terörizmdir.

Ulaşım devriminin ve iletişim devriminin küçülttüğü dünyada bugün, insanların birbirine daha çok yaklaştığını görmekteyiz.

Terör afeti bugün insanlığın önünde barışı tehdit eden en önemli faktördür.

Ülkeler terörü kınamaktadırlar ama aynı zamanda bazı ülkeler, başka ülkeleri zaafa uğratmak için imza koydukları dokümanları bir kenara bırakarak, el altından teröre destek vermektedirler. Bu hepimizin bildiği bir gerçektir.

Bundan on beş yıl önce, Birleşmiş Milletler'in yayınladığı Milenyum Bildirgesi'nde bir cümlede aynen şöyle denilmekteydi:

"Uluslararası terörizme karşı ortak eylem içine girelim, mümkün olan en kısa zamanda konuyla ilgili tüm uluslararası anlaşmalara katılalım."

Bu toplantı vesilesiyle buradan seslenmek istiyorum.

Bundan on beş yıl önce Milenyum Bildirgesi'nde dünyanın kabul ettiği kurala uyalım.

Böylelikle üzerinde yaşamakta olduğumuz gezegeni barış ve istikrar içinde sürdürülebilir ve yaşanabilir kılalım.

On beş yıl önce söylenenlere, üç yıl önce bir başka söylence eklendi.

Deniz ve Kara İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projesi!

Bu stratejik proje ile, yeni bir barış coğrafyası doğmaktadır.

Bu, bir ihtilaf bölgesi veya yeni bir nüfuz alanı değil, aksine ihtilafların yerini işbirliği ile birlikte yaşama ve çalışma ruhunun alacağı, barış, istikrar ve refah bölgesi oluşumuna bir adımdır.

İşte bu anlayışla o günden bugüne kadar, coğrafyamızın geleceği bakımından taşıdığı önemi anlatmaya ve bu bölgeyle yakından ilgilenilmesini teşvik etmeye çalışıyoruz.

Bugün bütün bölge ülkelerinin bu projeye yaklaşımı bu projenin isabetliliğini bir kere daha gözler önüne sermektedir.

Marmara Grubu Vakfı'nın, Deniz ve Kara İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projesine yaklaşımı, başlangıcından itibaren bu coğrafyada oluşan jeopolitik çoğulculuğun barışının korunmasını temine yöneliktir.

Bu büyük bir transformasyonun başlangıcıdır.

Bu transformasyon coğrafyanın barış, istikrar ve refahı bakımından 21. yüzyılda belirleyici bir rol oynayacaktır.

Zira bu coğrafya dünyanın en önemli enerji kaynaklarını barındırmaktadır.

Bu enerji kaynakları gelişmiş ve yükselen pazarlar için uzun vadede daha güvenli ve bağımsız enerji elde edebilme imkanı sağlamaktadır.

Avrupa bu projeyle Asya ile yeni ulaşım ve iletişim koridorlarıyla bir kere daha kucaklaşma imkanına sahip olacaktır.

Bu gelişme, dünyada yeni bir ticaret ağının ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Yani İpek Yolu, yeniden tarih sahnesine çıkacaktır. Böylece bu coğrafya ile Avrupa daha sıkı, daha verimli bir temasa geçecektir. Bunun barış için önemi büyüktür.

Ülkem Türkiye, bu projenin gelişmesinde önemli bir aktör olma özelliğini taşımaktadır.

Türkiye bu stratejik projeye lojistik ve ulaşım alanında olağanüstü destek vermektedir. Asya'yı Avrupa'ya bağlayan iki köprüye, bir ay önce bir üçüncü köprü ekleyerek hem demiryolu, hem otoyollarla bugün hem denizin altından, hem de denizin üstünden birleşmesini sağladık.

Gene yapımı bitmekte olan Bakü - Tiflis - Kars demiryolu projesiyle de demirden bir İpek Yolu Pekin'den Londra'ya ulaşımımızı sağlayacaktır.

Türkiye, Deniz ve Kara İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projesini sürdürülebilir bir barış projesi olarak nitelendirdiğinden bu alanda kurulan Asya Altyapı Yatırım Bankası'na ortak olmuştur.

Bütün bunları niye anlatıyorum?

Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın barış içinde yaşayan bölünmemiş istikrarlı ve zengin bir coğrafya yaratmak için giriştiği Deniz ve Kara İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projesi bugün bütün bölge ülkelerinin ilgisini çekmiş bulunmaktadır.

Bu proje ile bölgesel işbirliği gayretleri hızlanmıştır.

Bu barışın geleceği için stratejik bir adımdır.

Terörizm belasına dur diyebilecek bir yaklaşımdır.

Barışın sürekliliğini izin verirseniz modern Türkiye Devleti'nin kurucusu Kemal Atatürk'ün yaklaşık doksan yıl önce söylediği bir sözle özetlemek istiyorum:

"Yurtta barış, dünyada barış"

Evet, önce yurdumuzda barışı, sonra da dünyada barışı sağlamak gerektiğinin önemini vurgulayarak sözlerime son vermek istiyorum. 

Barış Konferansı'nın kapanışında söz alan Dr. Akkan Suver değişik ülkelerden gelen katılımcılara 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili geniş bir bilgi sunumu yaptı. Demokrasiye, seçilmiş Cumhurbaşkanı'na ve milletin iradesiyle oluşan TBMM'e karşı tertiplenmek istenen darbeyi anlatan Dr. Suver ayrıca terörizmle yapılan mücadele ile ilgili bilgi verdi. Dr. Suver sözlerini Atatürk'ün “Yurtta Barış, Dünya'da Barış” özdeyişiyle bitirdi.

Dr. Akkan Suver 3. Oturum açılış konuşmasında 

 

Marmara Grubu Vakfı Heyeti Barış Toplantısı açılışında 

 

Barış toplantısı çalışmaları çerçevesinde Dr. Akkan Suver Çin'in Büyük Önderlerinden Sun Yat Sen'in Müze Oditoryumunu ziyaret etti. Gene toplantılar sırasında Marmara Grubu Heyeti Suriname Meclis Başkanı Jennifer Simons'la görüştü. 

     

 Marmara Grubu Vakfı Heyeti mensupları Gala Yemeği'nde CPAPD Başkanı Ma Biao ve Suriname Meclis  Başkanı Jennifer Simons ile biraradalar. Yandaki resimde ise aynı yemekte Marmara Grubu Vakfı Heyeti Ningxia Özerk Bölgesi Valisi Xian Hui ile biraraya geldi.

      

Marmara Grubu Vakfı heyeti Türkiye Guangzhou Başkonsolosu Batu Kesmen'i makamında ziyaret etti. Gene Marmara Grubu Vakfı heyeti Ningxia Senmiao ekolojik parkına Türkiye adına 3 agaç dikti.